16 Ağustos 2015 Pazar

Başka Bir Zamanda Tanışsaydık, Baba... ?

 Başka Bir Zamanda Tanışsaydık, Baba... ?


bir zaman once annem attigi bir mailde ruyasinda babamla ilk defa tanistigimi gordugunu yaziyordu. mailin o kismini gormezden gelmis gibi geri yazdim. halbuki o gunden beri aklimda o cumle.

birkac gun once de friendfeed'de birileri hastanedeki bir dogumu anlatirken bir baba adayinin cocugu dogar dogmaz dogumhaneye gizlice soktugu telefonundan bu ilisikteki parcayi caldigini yazdi.
kendi dogumumla ilgili birkac hikaye biliyorum ama insan yine de babasinin halini merak ediyor. bayilmadigini, kendinden gecmedigini biliyorum. aslinda halini degil de, o anki hislerini, yuzunun aldigi hali merak ediyorum. veya hepsini gectim annemin ruyasindaki gibi tanissaydik ne olurdu yuz ifadesi. acaba diyorum, annemin ruyasindaki o ana da gider miydi bu parca.
cok farklı. insan büyüyünce, zamanla arasındaki bağların daha da seyrekleştiğini görünce ve eksik birşeylerin olduğunu sezince içten içe acı çekebiliyormus. arada ki iletişimsizlikten mi yahut kişinin duygusuzluğundan kaynaklanan bir problem mi bilemiyorum ama yüzünüze baktığında sizden birşeyler bekliyormuş havası, o yılların verdiği yıkılganlık ve sevgiye olan ihtiyacın suratındaki kederli yansıması buruk bir duygu yaşatıyor insanda. yıllarca vurgulu bir biçimde ''baba'' diye hitap etmeyecek kadar kopuksanız.. anlamdan uzak olduğunuzu daha cok anlıyorsunuz.